Dikiş denemelerim kaplumbağa hızında devam ediyor :) Bu kendim için diktiğim ilk etek. Dikimi kolay gözükebilir; ama yeni dikiş öğrenen birisi için hiçte öyle değil :) Eminim dikiş dikenlerin 5 dk. da dikebileceği bir model. Kesmem, teyellemem, yan dikişleri, belinin lastiğinin dikilmesi derken ancak 1,5 saatte bitirdim :) Bu kadar uzun sürmesinin sebeplerinden birisi de teyellemiş olmama rağmen makine dikişi yaparken kumaşın kayması ve çizgilerin birbirini tutmaması oldu. Sökmek oldukça uzun sürdü. Benim gibi sabırsız bir insan için sökme işlemi bir işkenceydi. Anneme de gösterdiğimde ilk baktığı şey çizgilerin birbirine denk gelip gelmediği oldu :) Sonrada aferini kaptım :)
Dün akşam iş çıkışı Taksim’e gittik. Ne zamandır gitmiyorduk, iyi geldi özlemişiz. Değişik yerler denemek yerine yemek ve kahve konusunda her zaman ki mekanları tercih ettik. Eski Markiz Pastanesi şimdiki adıyla Yemek Kulübü benim favori mekanım. Masa bulmak zor olduğu için sıra beklemek zorunda olsak da mekanın atmosferi, yemeklerin lezzeti, servisin hızlı oluşu için değer. Her gidişimde farklı bir yemek deniyorum, dün akşam karidesli linguini istedim; ama kesinlikle spagetti bolonez çok daha lezzetli….
Yemek üzerine kahve içinde her zamanki gibi Kahveci Mustafa Amca’daydık. Mustafa amcanın harika kahvesiyle güzel bir keyif yaptık. Bazen salaş yerde yediğiniz ve içtiğiniz lezzetlerin tadını unutmazsınız ya Mustafa amca da öyle. Kahvenizi rahat koltuklarda değil de tabure üzerinde yudumluyorsunuz ama lezzetiyle, müşterisine gösterdiği güler yüzüyle benim vazgeçilmezlerim arasında….
*Fotoğraflar cep telefonu ile çekildiği için kötü, bir an önce fotoğraf kursuna gitmeliyim ve fotoğraf makinemi hep yanımda taşımalıyım. Bu da kendime not olsun :)